bugün

entry'ler (181)

okan çabalar

müthiş yetenekli bulduğum ve sevdiğim tiyatro oyuncusu. tiyatroya ilgi duymamı sağladı. tabi yaptıkları şey tam tiyatro mu, nası bi tiyatro orasını bilemem.

açlık sanatçısı

franz kafkanın şu cümlelerle belki de kendi hayatını özetlediği hikayesidir.

"çünkü sevdiğim yiyeceği bulamıyorum. eğer bulsaydım, inanın bana, ben de siz ve diğerleri gibi tıka basa karnımı doyururdum."

breaking bad

--spoiler--

jesse pinkman, walter'ın bebeğini yakacak o evde. demedi demeyin. ardından mike geri dönecek ve jesse'i koruyacak.

--spoiler--

breaking bad

--spoiler--

mike 'in ölmediğini düşünmekteyim. kimsenin aklına gelmemiş fakat orayı çabuk atladılar bir hinlik olabilir.

--spoiler--

recep tayyip erdoğan

dünya üzerinde eleştiriye en hazımsız kişilik.

bir pizzaya ülke satmak

konuşmayacaksın, eleştirmiyeceksin, ümmüğünü sıksalar gık demiyeceksin. neden. çünkü; rejimi tehdit ediyorsun. devletin itibarını zedeliyorsun. bak dış mihrakcıklar da senden yüz bulup kuduruyor. sen otur oturduğun yerde, biz özgürlükleri sizden öğrenecek değiliz. herkese ne kadar özgürlük gerekiyorsa şüphesiz biz veririz.

ne kadar benziyor değil mi bu paranoya, eskiden şimdi iktidarda olanları tehdit olarak algılayan darbecilerin paranoyasına.

necdet özel

yıllardır asker devleti olarak, askerin rejimin tetikçisi olarak bulunduğu bir sistem olarak bu duruma öyle alışılmıştır ki. maalesef, bugün siyasi meseleler hakkında nara atmaması bazı çevrelerce garip karşılanmakta, bir eksiklik hissedilmektedir. halbuki öncekiler fazlalıkmışlar da haberimiz yokmuş.

sigmund freud

yalancı sahtekarın biri olduğu söyleniyor. ilerde daha ayrıntılı bir entry ile dönmek dileğiyle.

ben dört dörtlük bir aleviyim

''Sünnilere Sünniliği öğretmeye kalkan Alevi pek yok ama Alevilere Alevilik öğretme gayretinde olan çok. Bırakın istedikleri gibi yaşasınlar.'' (Ruşen Çakır)
Son cümle durumu özetliyor. Bırakın istedikleri gibi yaşasınlar. Ama yoook olmaz...

kalbinde iman alnı secdede olan başbakan

“Kişinin namazına, orucuna bakmayın; konuştuğunda, doğru konuşup konuşmadığına, kendisine emniyet edildiğinde, güvenilirliğini ortaya koyup koymadığına; dünya kendisine güldüğünde, takvayı elden bırakıp bırakmadığına (menfaat anındaki tavrına) bakıp öyle değerlendirin.” (Kenzul-Ummal, h. No: 8435)

“Kişinin namazı, orucu sizi aldatmasın. Dileyen oruç tutar, dileyen namaz kılar. Fakat güvenilir olmayanın dini de olmaz.” (a.g.e., h. No: 8436)

yaşasın halkların eşitliği

en güzel bir slogan, önermedir.

yaşasın halkların kardeşliği mottosu, şu yandan eksik kalmaktadır ki; kardeşlikte bir büyük birader ve küçük birader vardır.

büyük olan diğerini ezmesin, yönetmesin, sindirmesin diye; yaşasın halkların eşitliği. yaşasın ikiz halklar.

uludağ sözlük kürt milliyetçileri derneği

kürt milliyetçiliğini doğuran etkenleri, türk milliyetçiliğinden çok daha haklı bulsam da; her türlü milliyetçiliğe karşı çıkıyorum. yaşasın halkların eşitliği.

ferdi tayfur

(bkz: olur mu böyle) en kendine özgü şarkılarından biridir, ve ferdi tayfur ekolünü de güzel ifade eder.

olur mu böyle? -olmaz ama, elimden bişey gelmiyor ki sevgilim.
sevenler unutulur mu? -seni hiç unutmucam.
hiç yüzünden bunca zaman,
söyle dargın olunur mu? - ...bitti aşkım. elveda. açıklamamı isteme lütfen, anlatsam da anlamazsın.

ama:

aşk olmayan gönüllerde, hayat olmaz sevgilim
seni öyle sevmişim ki, sensiz ben ben değilim
gel artık bitsin bu acı, keder dolu günler
bülbül ötsün aşk bağında, solmasın günler

oluurr muu böyle oo.. (sevgili artık onu dinlemiyordur, umursamayarak arkasını döner ve çölün ıssızlığında kaybolur.)

(baba ellerini önce semaya doğru kaldırır, sonra yavaşça omuzlarında birleştirir ardından başını öne eğerken sahne hızla kararır...)

gördüğümüz gibi çaresizlikle birlikte son bir çığlık gibidir bu şarkı.

şurdan: http://www.youtube.com/watch?v=70xJtFq0jfM

uludağ sözlük ferdici yazarlar birliği

(bkz: olur mu böyle) en kendine özgü şarkılarından biridir, ve ferdi tayfur ekolünü de güzel ifade eder.

olur mu böyle? -olmaz ama, elimden bişey gelmiyor ki sevgilim.
sevenler unutulur mu? -seni hiç unutmucam.
hiç yüzünden bunca zaman,
söyle dargın olunur mu? - ...bitti aşkım. elveda. açıklamamı isteme lütfen, anlatsam da anlamazsın.

ama:

aşk olmayan gönüllerde, hayat olmaz sevgilim
seni öyle sevmişim ki, sensiz ben ben değilim
gel artık bitsin bu acı, keder dolu günler
bülbül ötsün aşk bağında, solmasın günler

OLUURR MUu böyle oo.. (sevgili artık onu dinlemiyordur, umursamayarak arkasını döner ve çölün ıssızlığında kaybolur.)

(baba ellerini önce semaya doğru kaldırır, sonra yavaşça omuzlarında birleştirir ardından başını öne eğerken sahne ağır ağır kararır...)

gördüğümüz gibi çaresizlikle birlikte son bir çığlık gibidir bu şarkı.

şurdan: http://www.youtube.com/watch?v=70xJtFq0jfM

sırf işlerine geldiği için islama sokulan şeyler

(bkz: şefaat)

yanlış anlama şefaati reddetmiyorum, varsa bize de şefaat et ya resulallah.

''hafız olanın kurtuluşu garanti olduğu gibi, 70 kişiyi de yanında cennete sokacak.
şeyh, müritlerini cübbesine doldurup sırattan geçirecek.
günah mı işledin, harama mı baktın, git şu evliyanın kabrine, anadan doğmuş gibi ol.'' bu gibi tarikat ve tasavvuf icatlarıdır.

''izni olmaksızın O’nun Katında şefaatte bulunacak kimdir?'' Ayet-el Kursi.

charles bukowski

bu adamdaki boş vermişliği seviyorum, seçilmiş sefilliği, mayhoş iradesizliği, iradesizlik iradesini... dünyanın kişisel hırslarına bu kadar değer verenlere acıdığı(m) için, böyle adamları seviyorum.

kemalistlerin dünyaya bıraktığı tek güzel şey

tek tipçi ve faşist bir anlayışın dünyaya özgürlük bıraktığından söz edilmesi, özgürlük anlayışımı sorgulamama yol açmıştır.

leyla ile mecnun

hala çıkış noktasından, özünden kopamadığını, aslında hiç değişmediğini sezon finalinde gördüğümüz, yaşadığımızdır. leyla'nın (melis birkan) gitmesiyle bir ezgi asaroğlu umudu tekrar doğmuştur.

eylemci

taş atsa suç, çiçek verse de suç. polise saldırsa suç, dursa da suç. devlete ve devletin kullarına asla yaranamayacak, böyle bir derdi de olmayan kişidir.

ak gençlik in sürekli küfür etmesinin sebepleri

biraz özeleştiri, başka bişey diğill!